Skip links

Miras Hukukunda Tenkis Davası

Tenkis davası, miras bırakanın tasarruf özgürlüğünü aşarak saklı pay sahibi mirasçıların miras hakkına yaptığı tecavüzün giderilmesi ve miras bırakanın yaptığı tasarrufun kanuni sınırlar içerisine çekilmesi için açılan bir davadır.

Tenkis davası miras hukukuna ilişkin bir dava olup murisin (miras bırakanın) ölümü halinde açılabilen bir davadır. Burada dikkat edilmesi gereken husus muris sağ iken bu davanın açılabilmesi mümkün değildir. Tenkis davası, miras bırakanın bazı mirasçılar aleyhine mirastan mal kaçırmasına karşı düzenlenmiş olan etkili bir dava türüdür.

-Kimler saklı pay sahibi mirasçıdır?

Saklı pay sahibi mirasçı, miras bırakanın yaptığı tasarruflara karşı miras payları belirli oranlarda korunan mirasçılardır. Kanunumuza göre, saklı paylı mirasçılar birinci zümrede miras bırakanın altsoyu (birinci zümrenin tamamı) yani çocuklar, torunlar, torun çocuklarıdır. İkinci zümrede ölenin ana ve babası saklı pay sahibidirler. Buna karşılık, kardeşlerin, kardeş çocuklarının saklı payları yoktur. (Fakat değişikliğin yapıldığı 10 Mayıs 2007 gününden önce gerçekleşen ölümlerde, bundan sonraki bir tarihte açılan tenkis davasında kardeşlerin de saklı payı göz önüne alınacaktır.) Üçüncü zümrede saklı paylı mirasçı yoktur. Kanunumuz bunların dışında sağ kalan eşe de saklı pay tanımıştır.

Türk Medeni Kanunu’na göre bahsi geçen kişilerin saklı pay oranları ise şöyledir:

Altsoy : yasal miras payının ½’si kadar

Ana ve babadan her biri için : yasal miras payının ¼’ü kadar

Sağ kalan eş için : Altsoy veya ana ve baba zümresiyle birlikte mirasçı olması halinde yasal miras payının tamamı, Diğer hallerde yasal miras payının ¾’ü kadardır.

Miras bırakan (muris) bu oranlar üzerinde tasarruf edemez. Miras bırakan ne şekilde vasiyet düzenlemiş olursa olsun saklı pay sahibi mirasçının saklı pay üzerindeki miras hakkı hiçbir şekilde ortadan kaldırılamaz.

Murisin mirasta tasarruf oranı ; Tasarruf oranı, tüm saklı paylar toplamının terekeden çıkarılması ile bulunan ve miras bırakanın serbestçe tasarruf edebileceği oran olarak ifade edilebilir. Tasarruf oranı ve saklı payların belirlenmesi aslında terekenin hesaplanması ile kendiliğinden ortaya çıkar. Dolayısıyla asıl önemli olan konu burada terekenin (net tereke) belirlenmesidir. Bu da uygulamada daha çok bilirkişiler vasıtasıyla yapılmaktadır. Net tereke belirlenirken terekenin aktifleri (mallar, paralar,alacaklar vs.) ve pasifleri (borçlar) bulunur ve aktiften pasifler çıkarılarak net tereke bulunur.

TENKİS DAVASI : Murisin (miras bırakan) yaptığı bazı ölüme bağlı ve sağlararası kazandırmaların saklı paylı mirasçıların saklı paylarını ihlal ettikleri (yani miras bırakanın tasarruf oranını aştığı) oranda etkisizleştirilmesine tenkis denir. Dolayısıyla tenkis davası kural olarak saklı paylı mirasçıların ve istisna olarak da bu mirasçıların alacaklılarının, miras bırakanın tasarruf oranını aşan kazandırmalarının bu aşan oranda etkisizleştirilmesini mahkemeden talep ettikleri davadır.

Tenkis Davası Açabilecek Kişiler : Medeni Kanun’a göre kural olarak tenkis davasını sadece saklı paylı mirasçılar açabilir. Tenkis davası açma hakkı mirasçılara özgü bir hak olduğu için miras şirketine atanan temsilci veya vasiyeti yerine getirme görevlisi (vasiyeti tenfiz memuru) bu davayı açma yetkisine sahip değildir.

Davayı her saklı paylı mirasçı diğerlerinden bağımsız olarak açabilir. Fakat dava açmayan saklı paylı mirasçılar bu tenkis kararından yararlanamazlar.

Kural olarak yalnızca saklı paylı mirasçıların tenkis davası açabilme hakları olsa da, saklı paylı mirasçıların alacaklıları saklı paylı mirasçılar tenkis davası açmadığı zaman bu davayı açma hakkına sahiptir. Ancak bunlar ancak alacaklısı oldukları saklı paylı mirasçı hakkında ellerinde aciz vesikası varsa bu davayı açabilirler. (İşbu aciz vesikası miras açılmadan önce alınmış olmalıdır.)

Alacaklılar dışında eğer borçlu iflas etmiş ise bu durumda iflas masası da tenkis davası açma hakkına sahiptir. Alacaklılar ve iflas masası saklı paylı mirasçıya tenkis davası açması için süre verip ve bunun sonuç vermemesi üzerine tenkis davası açabilirler.

– Tenkis davası kimlere karşı açılabilir?

Tenkis davası, miras bırakanın tasarruf oranını aşarak lehine kazandırmada bulunduğu mirasçılar ve 3. Kişilere karşı açılabilmektedir. Ancak Yargıtay istisna olarak kazandırma konusu malın üçüncü kişilere devredilmiş olması halinde bu kişilere karşı açılabileceğini kabul etmektedir. (Sırf saklı pay sahibi mirasçıları bu haklardan yoksun bırakmak amacıyla durumu bilen üçüncü kişilere taşınmazları temlik etmesi halinde kötü niyetli bu kişilere karşı) Kazandırma yapılan kişinin ölmüş olması durumunda mirasçıları davalı olacaktır.

Tenkis Davası Açma süresi : Tenkis davası açma hakkı, mirasçıların saklı paylarının zedelendiğini öğrendikleri tarihten başlayarak bir yıl ve her hâlde vasiyetnamelerde açılma tarihinin, diğer tasarruflarda mirasın açılması tarihinin üzerinden on yıl geçmekle düşer.

Bir tasarrufun iptali bir öncekinin yürürlüğe girmesini sağlarsa, süreler iptal kararının kesinleşmesi tarihinde işlemeye başlar. Tenkis iddiası, def’i yoluyla her zaman ileri sürülebilir.

Görevli ve Yetkili Mahkeme : Miras hukuku Medeni Kanun altında düzenlenmiş bir özel hukuk alanıdır. Özel hukukta yaşanan uyuşmazlıklara bakan mahkeme Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğundan tenkis davasında görevli mahkeme de Asliye Hukuk Mahkemeleridir.

Yetkili mahkeme ise; miras bırakanın ikamet ettiği son yerleşim yeri mahkemesidir.

Tenkis davası açıldıktan sonra tenkisin nasıl yapılacağı kanunda belirlenmiştir. Buna göre tenkis, saklı pay tamamlanıncaya kadar; önce ölüme bağlı tasarruflardan, bu yetmezse en yeni tarihliden en eskisine doğru geriye gidilmek üzere sağlar arası kazandırmalardan yapılır. Ancak burada bazı kazandırmaların tenkisinin en son yapılacağı belirlenmiştir. Tüzel kişiler ile kamuya yararlı dernek ve vakıflara yapılan ölüme bağlı tasarruflar ile sağlar arası kazandırmalar en son sırada tenkis edilir.

This website uses cookies to improve your web experience.
Home
Account
Cart
Search